30 Haziran 2015 Salı

Haziran'da Okuduklarım

Merhaba arkadaşlar! Bu ay yani Haziran ayında bir sürü kitap okudum. Bu yazıda da bu kitaplara verdiğim puanları, kısaca görüşümü falan bulacaksınız. Mart ayında da buna benzer bir yazı yazmıştım. Aslında Nisan ve Mayısta da gelmesi gerekiyordu ama üşendim vaktim yoktu. Artık tatilde olduğuma göre baya vaktim var gibi. Şimdiden söyliyim uzun bir yazı olacak. Çünkü kitapları teker teker ele alacağım. Öbür aylarda böyle olmayacak çünkü yorumları ayrı ayrı paylaşacağım.:) Künyeleri eklemeyeceğim daha fazla uzatmak istemiyorum.

Bu ay bitirdiğim ilk kitap Hababam Sınıfı (Rıfat Ilgaz).
Bu kitap bayabi süre elimde süründü. Okul kütüphanesinden almıştım ve artık okul bitmeden bitireyim dedim. İlk başlarında baya sıkılıyordum hatta bitsin diye okuyordum. Ama sonlara doğru kitaba ısındım ve güzelce okudum.:D
Kitap roman olarak geçiyor ama bana farklı geldi. Kitapta çok fazla bölüm var. Bu bölümler zaman sıralı yani karışık okunursa bazı anlaşılmayacak şeyler var. Ama bölümler birbirlerinin devamı gibi değil. Bundan dolayı ilk başta beklentimi karşılayamadı. Bir de karakterleri hep birbirlerine karıştırıyordum. Herkese bir takma isim verildiği için hemen kavrayamamıştım. Kitaba 3 yıldız verdim. Belki siz daha çok beğenirsiniz. Filmiyle karşılaştırsak tabii ki birçok farklılık var. Diyeceklerim bu kadar.



Bundan sonrada hemen Kağıttan Kentler'e başladım. Çünkü bunu da okuldan bir arkadışımdan almıştım. Bu kitabı sevdim. Akıcıydı ve eğlenceliydi. Kitabı bir iki günde bitirdim diye hatırlıyorum. John Green'in okuduğum 3. Kitabı. Nedense Quentin ve Miles birbirine tip olarak benzer şekilde hayal ettim. Bence Alaska'nın Peşinde kitabıyla benziyordu. Ama Alaska'nın Peşinde'yi tercih ederim. Fragmanını falan kitaptan sonra izledim. Karakterler Que ve Margo hariç tam hayal ettiğim gibi. Filmi de sabırsızlıkla bekliyorum. 5 yıldız verdim. Kitabın sonu çok saçma geldi bana. Ama puan kırmadım.



Ondan sonra hemen İkiye Bölünen Vikont'a (İtalo Calvino) başladım ki onu da başka bir arkadaşımdan almıştım.:D Bu kitaba daha önce de başlamayı denemiştim ama hiç hoşuma gitmemişti. Bu sefer kitabı çok sevdim. Eğlenceliydi ve çok hoş bölümleri vardı. Resimli olması da benim çok sevdiğim bir yönü oldu kitabın. Çok şeker çizimler vardı. Kitabın başında biraz sıkıldım ama iyiki bırakmamışım.Kitaptan aldığım bir kısım için buraya tıklayabilirsiniz. Bu kitaba da 5 yıldız verdim.






Bu kitaplardan sonra da sonunda sahip olduğum Cinder(Marissa Meyer) rahatça okudum. Uzun zamandır Fantastik türünde bir roman okumamıştım. Bu kitabı çok beğendim. Benim zaten masallara ilgim vardı. Kitapta külkedisi masalından izler olması benim daha çok beğenmemi sağladı. Bu tür kitaplara bişey deniyordu ama ben bilmiyorum. Siz biliyorsanız yorum olarak bırakırsanız bende öğrenmiş olurum. Kitabı aldığımda da biliyordum böyle olduğunu ama daha önce yeniden kurgulanmış masallar okumadığım için nasıl olacağını tahmin edemiyordum. Sonuç olarak kitabı sevdim. 5 yıldız verdim.


Cinder'dan sonra bitirdiğim kitap ise Ejder Kız- Thuban'ın Mirası (Lucia Troisi). Bu kitapta cici, fantastik, oldukça iyi olan bir kitaptı. Aynı zamanda Ejder Kız serisinin ilk kitabı. Bunu da bir arkadaşımdan aldım. Kitabı okurken eğlendim, sadece bana biraz basit geldi ve başka kitaplarla karşılaştırmaktan kendimi alamadım. 4 yıldız verdim. Bütün serinin ayrıntılı yorumu gelebilir ama gelmeyedebilir.lfytfvdwd


Ondan sonra da ,Ondan sonraların sıktığını biliyorum ama bir dahaki ay böyle olmayacak, Ölüm Defteri'nin şu aklımı çok karıştıran ve allak bullak eden 7. ciltini okudum. Bu konuda konuşmak istemiyorum. Diğer kitaba geçelim...




Ejder Kız serisine devam ettim. İkinci kitabın ismi İdhunn'un Ağacı. Üçüncü kitap ise Aldibah'ın Kum Saati. İkisini de ilk kitaptan daha çok sevdim. Şuan okumakta olduğum 4. kitabı da diğerlerinden daha çok sevdim. Bakalım sonuncu kitabı da sevecek miyim?  İkiye 4, üçe ise 5 yıldız vermişim. İkisini de çok hızlı bir şekilde okudum. Bu yüzden tam olarak fikirlerimi hatırlamıyorum. Karakterler çok sevimli çocuklar. Aldibah'ın Kum Saati'nde Almanya'ya gidiyorlardı. Kitapta bir sürü Almanca kelimeler vardı. Tabii ki engin Almanca bilgilerimle hepsini anladım. Bildiklerimin işe yaraması hoşuma gitmişti.:D Özel isim olmamasına rağmen çevrilmemiş kelimeler olması bana garip geldi. Herhalde kitabın orjinalinde de öyledir diye düşünüyorum. Bu kitapları da satın almadım. Doğan Egmont'tan çıkmışlar.




Bu ay bitirdiğim en son kitapta Matematiğin Aydınlık Dünyası (Sinan Sertöz).
Kitap yazılmadan önce aynı isimli belgesel çekilmiş.Daha sonra da bu kitap yazılmış. Kitap 130 sayfa bişey. İlk başladığımda baya şaşırdım. Çünkü yazarın anlatımı çok hoşuma gitti. Çok güzel bilgiler vardı. Sıkıcı değildi. Bu kitabı okuyan birinin en azından lise 2-3te olursa daha iyi anlayabilir bence.Ben lise üçe geçtim mesela.:P Bu kitabı okul kütüphanesinden almıştım belki yaz tatili bitene kadar yine okurum. Zaten çabucak bitiyor. Bu kitaba da 5 yıldız verdim.
Yakında belgeseli de izleyeceğim.:)



Bu en uzun yayın oldu. Okuduysanız teşekkürler. Kitaplar hakkında fazla bilgi vermedim ama artık en azından isimlerini duymuş oldunuz. Bu arada 8 kitaptan sadece 2 tanesi benim. Normalde de başkalarının kitaplarını okuyorum ama bu ay daha bir çok oldu. Zaten bu yıl ilk defa bir ayda bu kadar kitap okudum. Her neyse sağlıcakla kalın! 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder