23 Nisan 2015 Perşembe

Biraz Müzik Biraz Ben...



 Merhaba dostlarım! Bildiğiniz üzere bloğumu yeni açtım sayılır. Fazla tanınan bir insan değilim ama elimden geldiğince bloğa yayın giriyorum. Bu aralar doğru düzgün kitap okuyamıyorum ama olsun. Ben de kendi kendimi mimlerim!


1) Müzik denildiğinde aklınıza gelen ilk kelime:
Müzik. İlk gelen müzik oluyor evet yada bilmiyorum bunu yaşamadan bilemedim şimdi. The Beatles gelebilir şuan deseler belki, kulaklığım da gelebilir, Adventure Time da. Güvenemiyorum.

2) Hiç müzikten bıktığınız oldu mu? Ya da dinlemeye ara verdiğiniz.
Evet, oldu. Genelde ders çalışırken oluyor çünkü şarkı seçmekten ders çalışamıyorum bazen. Birde uzun zaman dinleyince yoruyor biraz. Sıcak havalarda kulaklıkla fazla dinleyemiyorum bıkkınlık geliyor. Ama böyle günlerce haftalarca dinlememezlik yapmadım.

3) Hayatınız boyunca hayran olduğunuz bir ses sanatçısı oldu mu? Posterlerini odanıza astığınız, fan dediğimiz türden yani.
Hayır.

4) Kitap okurken müzik dinler misiniz?
Ortamda ses varsa evet ama sessiz bir ortamda tercih etmiyorum. Bazen sesli ortamlarda da müziksiz okuyabiliyorum. Yani müziksiz okuyamam diyenlerden değilim.

5) Çok klasik ama sormak istiyorum. Sizin türünüz hangisi?
Benim türüm? Rock olabilir. Zaten birçok alt türü olduğundan pek kısıtlayıcı bir cevap olmadı bu ;)

6) Asla dinlemem dediğiniz tarz var mı?
Hayır. Çoğu tarzı gidip açıp dinlemem ama çalıyorsa dinlerim herhalde.

7) Size bir şarkıcı olmak isterseniz kim olmak isterseniz desem?
Bu soruda olan birinden bahsediyorsa Lorde olabilir.

8) İmkansız ama ülkemizde müzikle ilgili neyi değiştirmek istersiniz?
Bilmiyorum. Aklıma beni çok rahatsız eden bir şey gelmiyor.

9) Bu şarkı benim dediğiniz bir şarkı var mı?
Hayır.

10) TV'lerde yayınlanan Talk Show'lar hakkında na düşünüyorsunuz? Özellikle sunucusunun ses sanatçısı olduğu programlardan bahsediyorum.
Düşünmüyorum. Televizyonu kendim açtıysam bu tür programlar izlemem.

11) Kim şarkı söylemesin sorusuna vereceğiniz ilk isim kim olur?
Bence şarkı söylemekten zevk alan herkes söylesin ama sırf ünlü olmak için bu işi yapanlara gerek yok.

Ben de kendimde başka Tatlı Kitap Canavarı ve Yağmur's Journal'dan Yağmur'u (Umarım ismin budur) mimliyorum. Kendileri ile yakın olmasam da mimlenmek onları üzmez diye düşünüyorum. :)

Sağlıcakla kalın!





14 Nisan 2015 Salı

Kitap Ayraçları(m)

   Merhaba arkadaşlar! Muhtemelen çoğunuz kitap okurken ayraç kullanıyordur. Bazılarımızın koleksiyonları varken bazılarımız herhangi bir kağıt parçasına ayraç işlevi yükleyip onu kullanıyordur. Veya bir sürü farklı kişilik bu yazıyı okuyor olabilir.
   Bu yayında sevdiğim ayraçlarımı gösterip birkaç fikir verebilirim:)



Bu benim en değer verdiğim ayracım. Kendisi biraz yamuk filan olsa da ebruyu çok severim. İkinci olarak, ilkokulda çok sevdiğim bir öğretmenimin götürdüğü sergiden almıştım. Üçüncü olarak - :D- en eski olan bu sanırım 4 yıllık kendisi. Bu ayraç için bu kadar. Bir de lütfen buraya kadar okuduysanız hepsini okuyun ^^






Bu da en çok kullandığım ikinci ayraç ama bunu aldığım zamandan beri en çok bunu kullandım. Bu Van Gogh'un Yıldızlı Yol adlı tablosundan bir kesit. Zaten bu adamın resimlerine bayılıyorum bunu görünce hemen aldım. boyutu küçük olsa da çok hoşuma gidiyor. Karton değil. Merak edenlere ben Fima'dan almıştım.

Yazı kısa kaldı galiba kşkjbvxxlkh








Bunlar da mıknatıslı ayraçlarım. Bunlardan fazla hoşlanmıyorum. Tamam, tipleri ve fikir güzel ama kullanması bana işkence gibi geliyor. Yok aç, kadıda tuttur biton iş. Direk kitabın içine atanlar da var gerçi ama o zaman normal kullan. Hiç 1 kitapta tamamen bunlardan kullanmadım. Kimseye de tavsiye etmiyorum. Ama siz bilirsiniz glgfşkh


Bunlar da her yıl Tüyap kitap fuarından aldığım bebekler. Bunları da hiç kullanmadım ama seviyorum. Her gidişimde mutlaka alıyorum bunlar T. Çağdaş Yaşamı Destekleme Vakfi'nın stadında satılıyor. Bence çok tatlılar ama kullanışlı değiller çünkü mesela bir kitabın arasında bu var. Süsü üstte kalıyor zaten ve bu kitaba üstten darbe gelse süs kısmı kitaba baskı uygulayarak sayfaları kıvırır.

Kendi yaptığım ayraçlardan.


Müzelerden topladıklarım. :)

Bir de şu yayınevlerinin verdikleri var. Bende de biraz var ama şuan sahip olduklarımın 10  katını falan bir arkadaşıma verdim. Pişmanım. Vermemin nedeni ise koyacak yerim olmaması ve onun koleksiyon yapması :D  

Ben çok önceden sayfaların köşesini üçgen şeklinde katlardım, yapmayın yaptırtmayın.  

İyi okumalar! Görüşmek üzere. :)








3 Nisan 2015 Cuma

Mart'da Okuduklarım





Merhaba! Bu yazıda Mart ayında okuduğum kitaplardan bahsedicem. Bu ay 5 kitap okudum.Sırasıyla ilk Death Note'un 4. cildini, sonra Babalar ve Oğullar, Percy Jackson ve Yunan Tanrıları, Çavdar Tarlasında Çocuklar ve son olarak ayın son günü bitirdiğim Kara Kafa'yı okudum. İlk kitaptan başlayalım. :)


Bu ay okuduğum ilk kitap bir manga. Death Note'un 4. cildi olan bu kitaba 5 üzerinden 5 verdim. Bu seri benim okuduğum ilk manga serisi ve beni ilk ciltten kendine bağımlı hale getirdi. Fiyatları 11.90 lira bu yüzden daha sık alabilme imkanım olabiliyor ama seri bazında bakarsak biraz fazla oluyor. Her neyse, manga okumak bence çok eğlenceli ve insanı yormuyor. Kısa sürede okunabiliyor. Eğer hiç manga okumadıysanız bence deneyin ve Death Note da çok iyi bir manga serisi. Favori mangası bu olan birçok kişi tanıyorum...
Arka kapağından:
"DÜNYANIN EN HEYECANLI VE MACERA YÜKLÜ MANGA SERİSİBu deftere adı yazılanlar ölür... Şinigami Ryık'un insanoğlu dünyasına düşürdüğü defter:DEATH NOTE. İki seçilmiş insan L,ght Yagami ve L'nin muhteşem savaşı böyle başlar. Eşi benzeri görülmamiş bir korku ve heyecan firtinası ortasında..."

Okuduğum 2. kitap ise Turgenyev'den Babalar ve Oğullar. Artık her ay en az 1 tane klasik okumaya çalışıyorum ve bu ayın klasiği bu. :)

"Konusu 1800'lerin sonunda geçen romanda Turgenyev, her dönemin temel çatışmalarından biri olan kuşaklar arası çatışmayı ele alır ve bu eksende yeni ile eskiyi, doğan ile ölmekte olanı, muhafazakarlıkla devrimciliği karşı karşıya getirir. Şiirsel bir gerçekçilik ile yarattığı "oğul" Bazarov'un nihilizmini, "baba"nın tutucu romantizminin karşısına koyar. Turgenyev'in bu eseri geleneksel değerlerin tümüne karşı çıkan öfkeli genç karakterlerin edebiyat sahnesine ilk kez çıktığı romandır aynı zamanda."
* Goodreads'den aldım ama arka kapakta bu yazılıydı hatırladığım kadarıyla. 
Ben bu kitaba 5'de 5 verdim. Kitabın bazı yerleri bana eğlenceli geldi. Okurken sıkılmadım. Şuan pek yorum yapasım yok, diğer kitaba geçelim.


Diğer bir kitap ise Percy Jackson ve Yunan Tanrıları. Kitap süper eğlenceli idi. Ama fazlada sevemedim bence Rick amca şu zirvede bırakmak olayını keşke uygulasaydı. Yunan mitolojisini bırakıp şu diğer yazacağı seri ile ilgilense güzel olucak. Bu kitabın yorumunu ayrı bir yayın olarak blogda bulabilirsiniz. Kitap Percy Jackson'un diliyle yunan tanrılarını yunan mitolojisiyle ilgili bişeyler anlatıyor.

Diğer diğer bir kitap ise Çavdar Tarlasında Çocuklar. Bu kitabı gerçekten aşırılı aşırı aşırılı sevdim. Bir sayfasında bile sıkılmadım. Yazarın diğer kitaplarını da araştırıcam belki onlarda güzeldir diye :D  Bu kitaba da 5'de 5 verdim. Bu kitabın yorumunu da blogda bulabilirsiniz. :)

Diğer diğer diğer bir kitap ise Kara Kafa. Kitabın yazarı Oscar Hijuelos. Arka kapaktan:

''15 yasındaki Rico Fuentes'in yasam hiçbir zaman kolay olmadı. Çocukluğunun bir kısmını hastanede geçirdi, annesi, perişan hayatı yüzünden onu suçladı, onu çok seven babası bir alkolik ve açık renkli Kübalı ten rengi sebebiyle yaşıtları tarafından dışlanıyor. İşte bu yüzden Rico, Wisconsin'e gidecek. Orada fazla dikkat çekmeyebilir. Orası, sütün ve balın topraklarıdır. Rico için son çaredir. Rico, Harlem'i terk ederek varlığının büyük bir kısmını arkasında bırakır. Ama hiç unutmamak gerekir ki asla beyaz bir çocuğunki gibi normal bir hayatı olmayacaktır. Çünkü bazı seyler geride bırakılamaz, unutulamaz ya da terk edilemez. Bunlar, hep sizinle olacak şeylerdir, daima… Binlerce kilometre gitseniz dahi peşinizi bırakmazlar.''
Kitaba 5 üzerinden 5 verdim. Herkese tavsiye ederim. Kitap çok kıyak ama bazı yerlere sinir oldum çünkü meraklıyım... Kitap ilk ağızdan anlatılıyor -böyle mi denir- ve çocuk bazı yerleri bize anlatmıyor. Kara Kafa DEX'den çıktı ve pek tutmadı sanırsam 2011 de basılmış ve hala aynı baskı piyasada. Bende Migros'dan 5 liraya almıştım, iyiki almışım. Aklıma başka bişey gelmiyor. Benim sevmediğim gerçekten çok az kitap var. Kolay beğenirim ben. Alın okuyun bence. D&R da yüzde 57 indirimde şuanda. Okurken bana Çavdar Tarlasında Çocuklar'ı hatırlattı. Biraz benzeşiyorlar anlatım olarak. Yorgunum ben, benim bu bloğu sınav haftasında açmamın mantıklı bir açıklaması yok zaten çwsdfgghjkl ben biraz daha ders çalışayım bari... *çalışmadı*Başka yazılarda görüşmek üzere. Hoşçakalın!